yedi kıta bir oyun

Liste yapmak ve kadro kurmak bu hayatta en keyif aldığım şeylerden olabilir sanırım. Ne yazsam diye düşünürken bu sefer biraz daha garanti bir yere gidip, liste yapmaya karar verdim. Herhangi bir sıralama yok tamamen karışık, sıralama da yapabilirim aslında ama sürekli fikirlerim değişiyor bu tarz konularda o yüzden şimdi yazıp 6 ay sonra baktığımda niye böyle yaptım ki dememek adına sırasız bir şekilde yazacağım. Evet bugünkü konumuz, tarihin en büyük merkez savunmacıları. CARLES PUYOL Kulüp kariyerinde yalnızca Barcelona forması giyen Puyol, 593 kere bu formayı terletti. Aynı zamanda da 100 kere milli olan İspanyol futbolcu çabukluğu ve liderliğiyle ön plana çıkan bir isimdi. Puyol'un 1 Dünya Kupası, 1 Avrupa Şampiyonası, 3 Şampiyonlar Ligi ve 6 kez de La Liga şampiyonluğu bulunuyor. FRANCO BARESİ Bir kaptandan bir başka kaptana geçiyoruz. Milan tarihinin en simge isimlerinden birisiydi Baresi. Kendisi için 80'li ve 90'lı yılların en büyük savunma oyuncusu dahi demek mümk...

4 senelik bekleyiş sona eriyor ve hepimizin gözünün nuru, 48 ayın sultanı Dünya Kupası'na Kasım ayında kavuşuyoruz. 2010 yılında Fifa organizasyonu Katar'da yapmaya karar vermişti ve o gün bu gündür hala bazı tartışmalar devam ediyor. Peki kupaya bu kadar az bir zaman kala, Katar Dünya Kupası'na hazır mı?  Tarihin en fazla yatırım yapılan turnuvası olan 2022 Dünya Kupası için Katar yönetimi 166 milyar Euro'luk bir yatırım yaptı. 8 statta oynanacak turnuva için stat yapım ve yenileme çalışmaları 2021 yılında tamamlandı. Statlar arasında yeni metro istasyonları oluşturuldu ve böylece en uzak iki stat arasında bir saati geçmeyecek bir ulaşım planlandı. Başkent Doha'da Mart ayında interaktif uygulamaların da yer aldığı bir spor müzesi de hayata geçirilen projeler arasında. Restaurant ve oteller ise gelecek taraftarların iyi bir hizmet alması için çalışmalarını sürdürüyor.  Evet büyük paralar harcandı ve iyi bir turnuva için birçok proje gerçekleştirildi.  Ama bu Katar...

Jurgen Kloop'un Liverpool'uyla beraber son 5-6 yıldır sık sık dillenen bir kelime oldu gegenpress. Artık futbolla az olsa da ilgisi olan herkes anlamı hakkında fikir sahibi. Peki gerçekte nedir, nereden çıktı, kim geliştirdi ve niye var? Bu yazıda bu soruların cevaplarını arayacağız.  Gegenpress ifadesini Türkçe'ye çevirebilirsek "karşı pres" anlamında bir kelime çıkıyor karşımıza. Aslında ne yapılmak istediğini kelime kendisi anlatıyor. Hücum eden takım topu kaybettiği anda topu kazanabileceği en hızlı sürede geri kazanmak adına prese başlar. Bu taktiksel anlayışa gegenpress diyoruz. Böylece hem rakibin geçiş şansını yok edebilir, hem de kendi hücum devamlılığınızı sağlayabilirsiniz. Ancak bu sistemi uygulayabilmek için çabuk, güçlü, yüksek kondisyon düzeyine sahip ve aynı zamanda iyi pozisyon alabilen oyunculara ihtiyaç duyarsınız.  Gegenpress'in çıkışını total futbol kavramıyla birlikte düşünebiliriz. 1970'lerde Rinus Michels'in dünya futbolunda tem...

 Bir arkadaşımın söylediği "Bu Beşiktaş'ın aldığı tüm forvetler nasıl tutuyor?" söylemi üzerine biraz düşündüm ve  farkettim ki özellikle son dönemde Beşiktaş'ta ciddi bir santrafor şansı olduğu söylenebilir. Siyah-beyazlı ekibin son 10 yılda santrafor mevkii için sıkıntı yaşadığını pek hatırlamıyorum. Elbette taraftarın sevgilisi santraforlar sadece son dönemle de sınırlı değil. Gelin beraber geçmişten günümüze Dolmabahçe'yi ayağa kaldıran bu golcülere bir göz atalım...  Beşiktaşın bu forvet geleneğinin başlangıcı için hiç şüphesiz "Baba" Hakkı Yeten'i gösterebiliriz. 30 ve 40'lı yıllarda 17 sene boyunca Beşiktaş taraftarının gönlünde taht kuran Hakkı Yeten'in adını günümüzde bile sık sık duyabiliyorsak nasıl bir iz bıraktığını anlamak zor olmasa gerek. Beşiktaş formasıyla 300'den fazla gol atan Hakkı Yeten, Süleyman Seba'yla birlikte Beşiktaş onursal başkanlarından.  30-50 yılları arasında "Voleci" lakabıyla akıllara kazın...